Genel Değerlendirme: Kitap,
ebeveynlere çocuk bakımı ve eğitimi konusunda yardımcı olmak gayesiyle
hazırlanmış. Çocuk sağlığı bölümünde, doğumdan başlayıp büyüyünceye kadar olan sürede
sağlık olarak dikkat edilmesi gereken hususlar anlatılıyor. Ayrıca çocukların
davranış bozuklukları, çocukların eğitimi ve eğitimde karşılaşılan problemlere
yer veriyor.
ÇOCUK SAĞLIĞI BEBEĞİN TEMEL GIDASI
Anne Sütü: Bebeğin
büyüme özelliklerine ve ihtiyaçlarına en uygun gıda anne sütüdür. Zaruri
durumlar olmadıkça anne sütünden vazgeçilmemelidir. Bu konu üzerinde
peygamberimiz hadisi şeriflerinde bebek anne sütünden mahrum edilmemeli, ondan
daha hayırlı süt yoktur buyurmuşlardır. Anne Sütünün Oluşumu: Doğumdan sonra
anne beyninde bulunan Hipofiz adlı salgı bezinden salgılanan prolakdin adlı
maddenin uyarısıyla annenin memelerinde süt yapımı başlar. Bebeğin memeyi
emmesi sırasında beyindeki merkezden oksitosin denilen hormonun salgılanmasıyla
süt kanalları kasların kasılmasıyla kasılmasını sağlayarak sütün dışarı
akmasını sağlar. Memeden geçen her 300 mililitre kandan 1 mililitre süt
oluştuğu hesaplanmıştır. Anne Sütünün İçinde Neler bulunur: Anne sütünün içinde
bebeğin ihtiyaçlarına cevap verebilecek oranda şeker, protein, yağ, madensel
tuzlar ve vitamin bulunur. Anne sütünün faydaları sayısızdır. En belli
başlıları ise kolay sindirilmesi, ishal, kabızlık, gaz sancısı gibi
rahatsızlıklar daha az olur. Bebek hastalıklarından çocuk felci, solunum ve bağırsak
hastalıkları daha az görülür. Anne sütünde demir, kalsiyum ve D vitamini
bulunduğundan bebekte kansızlık ve kalsiyum eksikliğiyle ilgili kemik zayıflığı
görülmez. Beynin gelişmesine lüzumlu olan yağ asidi anne sütünde daha fazla
bulunur. Bebeğin anne sütüyle beslenmesi anne ile çocuk arasında psikolojik bir
yakınlıkla manevi yönde de gıdasını alır.
ÇOCUĞUN SÜTTEN KESİLMESİ
Çocuğun sütten kesilmesi dinimizde Kur'an-ı Kerim'de Ahkaf ve Lokman
surelerinde 30 ay ile iki yıl arasında belirlenmiştir. bakara suresinde iki yıl
olarak hükme bağlanır. Anne ve babanın anlaşarak daha önce de sütten kesmeleri
halinde sorumlulukları yoktur. Vaktinden önce bebeğin sütten kesilmesi çocukta
uykusuzluk, heyecan, kızgınlık, iştahsızlık ve kusma gibi durumlar meydana getirebilir,
çocuğa alıştırarak kademeli olarak sütten kesmelidir. Yolculuk, iş çıkarma,
koruyucu aşı zamanlarında sütten kesmemelidir. Sütten kesilen çocuğun bir yıl
içinde demir eksikliği olacağından ara sıra yağsız et, yeşil sebzeler verilmeli
sağlık yiyeceklerden, pirinç; patates, meyve verilmeli, ayrıca bir yiyecek
günlüğü tutmanın faydası vardır.
ÇOCUĞUN SAĞLIĞI İÇİN YETERLİ UYKU ŞART
Yeni doğan bebekler günün büyük bir kısmını uykuda geçirir. İlk iki
ay süresince 16-18 saat uyurlar. Bazan uykusu geldiği halde huzursuzlaşır.
Yemekten önce ağlarlar. Bunlar normal sayılmalıdır, fakat bir rahatsızlığı olup
olmadığı araştırılmalıdır. Bezinin kirli olması, bir yerinin ağrıması, üşümek
veya terlemek gibi rahatsızlığı varsa ortadan kaldırılmasıyla rahat ve normal olarak
uyur. İlk aylarda gaz sıkıntıları olacağından kucağa alıp gaz sıkıntısından
kurtarmalıdır. İyi bir uyku alışkanlığı kazandırmak için, belli saatlerde
odasının havalandırılarak kendi kendine uyumaya alıştırılmalıdır. Çocuğun
uykusunun sünnete göre tanziminde ise, çocuklar sabah namazında uyandırılmalı
kerahat vakti çıkıncaya kadar uyku uyumalarına müsaade edilmemeli, yatsı
namazına kadar yatırılmamalıdır. Çocuğunuz uykuya dalmakta zorluk çekiyorsa
bunun sebepleri araştırılmalıdır. Çoğu zaman organik bir hastalığın belirtisi
olabilir. Yeni doğan bebekler zamanının beşte dördünü uykuda geçirir.
Uykusuzluğun başlıca sebepleri ateş, karın ağrısı, kulak ağrısı, açlık ve
öksürük olabilir. Çoğu zaman azarlanan ve dövülen ailedeki kavgalara şahit olan
çocuklar kolaylıkla uyuyamaz, uykusuzluk çocukta sert mizaç geliştirir.
Uykusuzluğa karşı ebeveynlerin alabileceği tedbirler ise yatmadan önce çocuğa
korkulu masallar anlatmamalı, uyku kaçıracak oyunlar oynamaması sağlanmalı,
aile içi kavgalar çocuk önünde yapılmalıdır. Yatmadan önce bir bardak süt
uyumasını sağlayabilecektir.
ÇOCUKTA İŞTAHSIZLIK PROBLEMİ
Çocuklarda iştahsızlık sebebi olarak ateşli hastalıklar sarılık,
nezle, grip, sinir hastalıkları, düzensiz yemek, çocukta iştahsızlık yapabilir.
Bu durumda sevdiği ve yenmesi kolay yemeklerle beslemeli, fazla ısrarcı
olunmamalıdır. Üzüntü ve kaygıda çocuklarda iştahsızlık yapabilir. İştahsızlık
karşısında alınabilecek tedbirler ise bir hastalığa bağlı iştahsızlık götürülen
bir hekimin tavsiyelerine uymakla mümkündür. Sofrada çocuğa baskı ve abur-cubur
yemesini önlemekle, sofrada samimi bir hava estirmekle kötü haber konuşmamakla,
kardeşler arasında ayırım yapmamakla ve damak zevkini yemekler çocuğun yemesini
sağlayabilecek tedbirler olarak düşünebiliriz.
ÇOCUKLARDA BÜYÜME GELİŞME
Çocuğun ilk yılları büyüme ve gelişmesinin en hızlı olduğu
dönemlerdir. Çocuğun bakımı çocuğun sağlıklı gelişmesini sağlamaktır. Yeni
doğan çocuk doğumdan 4-6 hafta sonra süt çocuğu özelliğini alır. Yenidoğan
çocuk ortalama 50 cm boyundadır, bundan bir kaç cm eksik veya fazla olabilir.
İki yaşını bitiren çocuk oyun çocukluğu dönemine girmiştir. 6 yaşını bitiren
çocuk ise okulu çocuğu çağındadır. Çocuk doğduğunda 270 kemiği vardı. Normal
çocuklarda kemik olgunlaşması belirli yaşlarda belirli aşamalara ulaşır, buna
kemik yaşı denir. Ergenlik çağında kemik sayısı 350'ye ulaşır tam gelişmiş
vücutta bazı kemiklerin birleşmesiyle 206 kemik bulunur. Kas gelişimi: Bebeğin
kas ağırlığı tüm vücudun %23 kadarken 15 yaşına doğru %33'e, 20 yaşına doğru bu
oran %45'i bulur. Kaslar sinir sistemi ile aynı paralellikle gelişir. Diş
gelişimi ise çocuğun çıkan ilk dişlerine süt dişleri denir. Bunlar 20 tanedir.
İlk çıkan dişler alt orta kesicilerdir. Çocuk 7 yaşına geldiğinde süt dişleri
düşer, kalıcı dişler çıkar, çocuk 12 yaşına geldiğinde 28 tane kalıcı dişi
vardır. İlk Aylarda: Çocuk ilk ayda ışık kaynağına bakar, zil sesine tepki
göstermek, Avucuna konan parmağı tutmak gibi özellikler gösterir. 2. ayda
dolaşan birini takip eder kendi kendine sesler çıkarabilir. İlk aydan 24. aya
kadar çocuk aşamalar halinde ismini öğrenmekle beraber sandalyeye tutunmak,
oyun yapmak, emeklemekten tutun yürümeğe kadar gelişim sürecini tamamlamağa
çalışır.
DAVRANIŞ BOZUKLUKLARI
Kardeşler Arasında Geçimsizlikler: Ailenin çocuklar arasında ayırım
yapması çocukları geçimsizliğe ittiği görülmektedir. Kardeşler birbirinden
farklı karaktere sahip olabildiği gibi ailenin birini diğerinden üstün tutması
ona farklı davranması diğerinde karakter bozukluğuna sebebiyet vermektedir.
Aralarındaki bir anlaşmazlığa kendi aralarında çözümlemeleri sağlanmalıdır.
ÇOCUK VE KORKU:
Aile açısından kolay bir yol olduğu için kullanılan korku çocuğun
geleceğini etkilemektedir. Korkunun bazı belirtileri ise kalp ve nabız
atışlarına artış, mide kasılması, nefes alıp verme düzensizleşir, kan deri
yüzünden çekilir, yüz sararır. Çocuklar neden korkar?: Okul çağındaki çocuklar
sınavdan korktuğu gibi, ana babanın hasta olmasından, vahşi hayvan, yangın,
karanlık gibi sebepleri de sayabiliriz. Korkuyu yenebilmek için en iyi çare onu
doğrudan ele almaktır. Hayvandan korkan çocuğu hayvanı sevdirmek gibi yollara
başvurmaktır.
ÇOCUK VE YALAN:
Çocuk doğuştan yalancı olmaz, yanında sık sık yalan söylenmesi ve
baskı altında yalan söylemeğe sebebiyet vermemek, en iyisidir. İslamiyet yalanı
tasvip etmemiştir. Çocuğun yalan söylemesinin önlenebilmesi çocuklara İslami
bir terbiye vermekle mümkündür. Onların yanında büyüklerin yalanlarını
söylememeli ve yalan söyleyene mükafat kabilinden davranışlardan
kaçınılmalıdır.
SOLAKLIK ÖNLENEBİLİR Mİ:
Solaklığın sonradan edinilen bir alışkanlık olduğunu Dr. A Blau Ana
el kitabında bazı deliller ileri sürmüştür. 1860 yılında Broca solaklığın beyin
ile ilişkisi olduğunu beyan etmiştir. İnsan beyninin iki yarım küreden ibaret
olduğu, sağ taraftaki organları sol küreden idare edildiği söylenmektedir. Sağ
elle kullanma zorlanan çocukların geçici bir süre kekemelik gösterdiği
görülmektedir. Kazalarda sol eli kullananların daha fazla kaza yaptığı
belirtilmektedir. Solak çocuklara yardımcı olabilmek için sağ ellerini
kullanmaları teşvik edilmelidir. Sünnette de tavsiye edilen sağ eldir. Hadisi
şerifte bu konuya dikkat çekilerek peygamberimiz sağ elinizle yiyin ve içiniz
demiştir.
ÇOCUKLARDA ÖFKE NÖBETLERİ:
Çocukların öfke nöbetleri, ailelere bazı mesajlar vermektedir. Öfke
nöbetlerini işaret olarak kullanan çocuklar ailenin kendilerini yatıştıracağını
bildikleri için öfkelenirler. Çocuğun aç ve susuz yorgun olması fizyolojik
ihtiyaçları karşılanmayan çocuklar bu durumu giderinceye kadar öfkelenirler,
çocuklara sık sık cezalar ve gururunu rencide edici davranışlar çocuğun
öfkelenmesine sebebiyet verir. Öfke nöbetlerini önlemek için sıkıntı veren
rahatsızlıklardan korunmak haksız yere ceza verilmemeli, arkadaşları arasında
ayırım yapılmamalı, öfkenin zayıflık belirtisi olduğu kadar kuvvet belirtisi
olduğunu da söylemek durumundayız. Öfkeli çocuklar oyuna ve teskin edici
durumlara yönlendirip kendine güven sağlanması sağlanmalıdır.
ÇOCUKTA TUVALET TERBİYESİ
Çocuğa tuvalet terbiye verebilmek için en uygun zaman bir veya bir
buçuk yaş arasıdır. Bu dönem çocuğun yürümeye başladığı zamandır. Çocuk bir
yaşın altındayken tuvalet ihtiyacını farkedemez. Çocuk tuvalet ihtiyacını
hissettiği zaman bazen düşünceli, bazen de abdest mahallini tutarak belirtir.
bu zamanda çocuğa baskı yapmak sinirli olmasına yol açar. Tuvalet eğitiminde
önemli faktörlerden birisi de mesafe kontrolünün farklı dönemlerde
edinilmesidir. Bu konuda ebeveyne tavsiyeler ise çocuğa hem yemekten sonra ve
yatmadan önce yataktan kalktıktan sonra çocuğa oturağa oturtulmalı ve oturak
rahat olmalıdır. Bu hususta baskı uygulanmamalıdır. Kesinlikle
azarlanmamalıdır, bu denemeler sonuç vermezse vaktin erken olduğu
düşünülmelidir.
BEBEKLER NİÇİN AĞLAR?
Bebeğin ağlaması onun bir rahatsızlığını belli eder. Bebekler 3-4
haftalık oluncaya kadar gözünden yaş gelmez ve sadece bağırır. Ağlamasının veya
bağırmasının sebepleri ise aç olması, altının ıslak olması, karnının ağrıması,
hazımsızlık, yorgunluk, bir yerine iğne veya bir şeyin batması, karanlık, hareketlerini
kısıtlayacak şekilde fazla giyinik olması, diş çıkarma döneminde bulunması gibi
sebeplerden başka sevilmek arzusu bebeğin ağlama sebepleridir. Bu durumda
ağlama sebepleri araştırılıp, kucağa alınıp gerekli ilgi gösterilmelidir.
BEBEKLER İÇİN KORUYUCU TESTLER:
Yeni doğmuş bebekler muhtemel bir hastalığa karşı doğumdan sonra
yapılan muayenelerdir. Doğumdan sonra 5-10 gün sonra muayene yapılmalıdır.
Doğuştan olma kalça çıkığı ve fenilketonri denilen zeka geriliği için Guthrie
Deneyi yapılmalıdır. Çocuğa yapılabilecek testlerden birisi de idrar
muayenesidir. Kanda aşırı derecede birikmiş bulunan oksijenin körlüğe sebebiyet
verecek fibroplozi adı verilen durumunun önlenmesi gibi bir çok sıhhi testlerin
uygulanması gereklidir.
ÇOCUKLAR İÇİN KORUYUCU AŞILAR:
Çocuk sağlığı için gerekli bir aşı takvimi uygulanmalıdır. Buna göre
tüberküloz, boğmaca, difteri, tetanoz, çocuk felci, çiçek, kızamık, kızamıkcık,
kabakulak ve tifo aşısını yaptırmalı ve çocuğun sağlığı için bütün tedbirler
zamanında olmalıdır. Hoşa gitmeyecek durumların meydana gelmemesi için üzerinde
önemle durulmalıdır.
Çocuğun aşırı hareketli olması, çocuğun yerinde duramaması bir sorunu var
demektir. Tıp dilinde bu çocuklara Hiperkinetik çocuk denilmektedir. Bu
çocuklarda zeka üstün orta ve geri olabilir. Aşırı hareketlilik okulda ve evde
bazı baskılara maruz kalması sebebiyle çocuğun hareketlilikle dışa vurmasıdır.
Aşırı hareketliliğin belirtileri saklanmak, kaçmak, asi olmak, kavga etmek,
uyumsuz davranışlarda bulunmak gibi durumlardır. Bu durumlar çevresini de
rahatsız ederler. Zeki olmalarına rağmen bazıları toplum dışına itilmektedir.
Araştırmalar neticesinde beyindeki bazı maddenin oranlarının değişik olması
hareketliliği meydana getirmektedir. Bunun tedavisi için, Hekim pedagog
psikolog sosyal hizmet uzmanları ile aile ve öğretmenlerin de bu tedaviye
katılmaları önemlidir. İlaçla tedavi ise bir uzman tarafından yapılmalıdır.
SIKILGANLIK ÇOCUĞUN BAŞARISINI ETKİLER:
Sıkılgan çocuklar çekingen davranırlar. Cümle kurmakta zorlanır ve
fazla duygusaldır. Bildikleri bir şeyi söylemeğe cesaret edemezler. Çocuğun
sıkılgan olma sebepleri ise kendi başına iş yapmasına izin verilmeyişi, ölüm,
boşanma gibi sebeplerle sevgine mahrum olması, sakatlık gibi bir şekil
bozukluğu sıkılgan olma sebepleri, bunu önlemek için öncelikle çocuğunu kendine
güven duymasını sağlamak, okumaya teşvik, kabiliyetine göre sorumluluk
verilmesiyle önleme yoluna gidilebilir.
ÇOCUKTAKİ SALDIRGAN DAVRANIŞLAR ÖNLENEBİLİR Mİ?
Çocuğun saldırgan olup olmadığı davranışlarına bakılarak karar
verilir. ruhi sorun ve çevresiyle uyum sağlayamayan çocuklar saldırgandır.
Sebepleri ise; çocuğun üzerine fazla düşme, aile fertlerine saygısızlık,
annenin rolünü az bulmaktır. Ana okuluna, eşya kırma ilkokulda arkadaşlarına
saldırma, serbest yetişmiş çocukla saldırgan olma sebeplerindendir. Saldırgan
davranışları önlemek için saldırganlığın hoş olmadığı anlatılmalı, her fırsatta
eğitilmelidir. Her isteği yerine getirilmemelidir. Her isteği yerine
getirilirse onu bir vasıta olarak kullanabilir:
BİR TÜR KONUŞMA BOZUKLUĞU: KEKEMELİK
Konuşma akışında telaffuz duraklaması şeklinde ortaya çıkan
bozukluğu kekemelik diye tanımlayabiliriz. kekemelik büyük oranda ruhi
sebeplere dayanmaktadır. Aşırı heyecanla ilgisi büyük önemli sebeplerden birisi
de ailenin çocukla iletişimidir fazla baskı çocuğun konuşmasına izin vermeme
gibi sebeplerdir. Bu çocuğun kendine güvensizliğine, arkadaş ilişkilerinin
bozulmasa okuldaki başarısızlığına sebep olabilir. Bunun fiziksel bir
özellikten mi, ruhi bir rahatsızlıktan mı kaynaklandığı belirlenmeli ve gereken
yapılmalıdır.
TİKLERİN YOK EDİLMESİ MÜMKÜN MÜ?
Tik bir kas kümesinin katıldığı tepki ya da hareketi hiçbir amacı
olmadan içten gelen zorlamalarla istek dışında yapılan harekettir. Kanner'e
göre belirgin özellikleri ise Huzursuz, Hassas, alıngan, bencil, yılgınlık ve
kolayca yorgunluk gösterir. Başlıca sebepleri sıkı disiplin uygulanan
hareketini izin verilmeyen çocuklarda hem gözünü oynatışına gerilimden kurtulma
isteğini belirtir. Nasıl yok edebiliriz? Bunun için huzurlu bir ortam sağlamalı
hareketlerinden dolayı baskı yapmamalı sorunlarına inilmeli ve gerekli
endişeleri azaltılmalı, ilaç tedavisi ile hekim reçetesiyle uygulanmalıdır.
ÇOCUK TIRNAKLARINI MI KEMİRİYOR
Tırnak yeme daha çok sinirli ve endişeli çocuklarda görülen ailenin baskısı
ve sert öğretmenin etkisine kalan çocuklara görülür. Önlenebilmesi için bu
tırnak yemeye iten sebepler ortaya çıkarılmalıdır. Buna göre çare ve tedavi
uygulanmalıdır. Tırnak yemenin kötü bir alışkanlık olduğu anlatılıp kendine
inandırılmalıdır.
ÇOCUKTA PARMAK EMME:
Çocuğun emme isteğinin çeşitli sebeplerle vaktin öne sona erdirilmesi
çocuğun psikolojik ihtiyacı parmak emmekle giderdiği bir durumdur. Emzirilen
bebeklerde parmak emme isteği yeterince doyurulmayan bir çocukla başlangıçta
görülen emme alışkanlığı zamanla başka hareketlerde eşlik edebilir. Saçını
çekebilir. Lorenze göre parmak emme davranışı stres durumunda ortaya çıkan bir
yer değiştirme hareketidir. Çocuğu parmak emmekten vazgeçirebilmek için en iyi
tedavi yolu, çocuğun ilgisini başka yere çekmek ve kendisine telkinlerde
bulunmak ve onun anlayabileceği bir şekilde anlatmak olacaktır.
ÇOCUĞUNUZ OKULA GİTMEKTEN KORKUYOR MU:
Çocuğun okul korkusu bir endişe sebebiyle okula gitmeyi reddetmesi, bu
konuda isteksiz görünmelidir. Kimi çocuk okula gitmemek için evde oyalan bazen
de bir hastalık uydurur. Biz buna okul korkusu diyoruz. Okul korkusunun
sebepleri ise, evden uzakta olma, anne şefkatinden uzakta bulunma, öğretmen
öğrenci ilişkisi başarılı olamıyorsa bu da okul korkusunun sebeplerindendir.
Çocuğun okuldan korktuğunun başlıca belirtileri okul korkusu olan çocukların
mide bulandırıcı, karın veya baş ağrısı şeklindedir. Elinden tutulup okula
götürüldüğünde ağlayarak gider. Evde kalan çocuk bir süre sonra yatışır. Okul
korkusu karşısında alınacak tedbirler ise aile çocuğa soğuk-kanlılıkla
yaklaşmalıdır. Dişi ağrıyan kimsenin dişçiye gitmekten korkması ne kadar
yararlı olursa çocuğun evde kalması da aynı şekilde olur.
ÇOCUK EĞİTİMİ VE KARŞILAŞILAN PROBLEMLER
Hepimizin Ortak İhtiyacı; Sevgi: Çocuklardaki sevgi ihtiyacını
hiçbir dönemde ihmal edilmemeli ve esirgenmemelidir. Çocuğun en önemli
psikolojik ihtiyacı içten sevilmektir. Sevginin eksikliği kadar aşırısı da
tehlikelidir. Sevgiyi açığa vurmamanın bir çok yolları vardır. Sıcak bir bakış,
bir gülüş gibi kolaylıkla sevgi belirtilebilir. Dinimizde bile sevginin ayrı
bir önemi vardır. Bir hadisi şerifte "Biriniz mü'min kardeşini sevdiği
zaman sevgisini ona bildirsin" denilmektedir.
SEVGİDEN SONRA ÇOCUĞUN EN ÖNEMLİ İHTİYACI
OYUNDUR
Oyun çocuğun duygularını, özlemlerini, kokularını, kısacası iç
dünyasını yansıttığı bir tiyatro sahnesidir. Oyunun çocuğun sağlıklı bir
şekilde gelişmesi ve yetmesinde önemli bir etkendir. Oyun yoluyla çocuk
duygularını ve ihtiyaçlarını ifade imkanı bulur. Oyunun sünnette de yeri
olduğunu ilgili rivayetler incelendiğinde görülmektedir. Bunlar gayeli ve hoş
vakit geçirici oyunlar olarak sınıflandırılmaktadır.
KADININ ÇALIŞMASI, ÇOCUK ve BAZI MESELELERİ
Kadın şerefli bir mahluktur. İslam dini kadının toplumda önemli bir
yeri olduğunu belirtir. Bir hadisi şerifte peygamberimiz "Hangi bir ana
evinde oturur ve çocuklarının terbiyesi ile uğraşırsa o ana cennette benimle
beraberdir." denilmektedir. yapılan araştırmalar ülkemizde çalışan
kadınların büyük çoğunluğunun ekonomik sıkıntı ile çalışma mecburiyetinde
olduğunu belirtmektedir. Maalesef çalışan kadınlara büyük tuzaklar
kurulmaktadır. Bunlardan birisi de modadır. Moda altında evvela kadının
yuvasını yıkmak, aile yuvasından ayırmak, kadının maddi güzelliğini ortaya koyarak
onu orta malı haline getirerek aileyi yıkmaktır. Güzellik yarışmaları adıyla
çağdaş cariye pazarlarının büyük coşkuyla televizyonlarda gösterilmesiyle
kölelik anlayışını egemen kıldırdığını ortaya koymaktadır. Kadın erkeğe göre
daha zayıftır. İş görme kapasitesi erkeğinkinden %30 daha azdır. Çalışan kadın
evine, erkeğine, çocuğuna zaman ayıramamaktadır, bu yüzden ailede sosyal statü
bozulmaktadır. İşten dönen kadın yorgun hayliyle ev işlerini aksatmakta ve
evinde hasta olan çocuğuna zaman ayıramamakta, işine de gerekli dikkati
verememektir, bu yüzden çocuk istememektedir. Çalışan kadınların çocuklar
evdeki kadınların çocuklarından daha çok hastalanmaktadır. Yapılan pek çok
araştırma çalışan anne çocuğunun ne kadar erken yaşlarda yabancı eline verirse
ruh sağlığının tehlikeye girme ihtimalini yükseltmektedir. Anne ilk yıllarda
çocuğu ile kuramadığı iletişimi son yıllarda telafi edemez bir çok sorunların
çıkmasına sebebiyet verir. Peygamberimizin çocuklara İslami terbiye verebilecek
olanlar önce annelerdir demiştir. Çocuklara rasgele isim verilmemeli, çocuğa
anlamı güzel olan güzel şeyler hatırlatan isimler verilmelidir. Aile içi
kavgalar çocuğun ruh dünyasını etkiler, bu yüzden kavgaların çocuk önünde
olmamasına dikkat edilmelidir. Eşler arasında arzu edilen sağlıklı ilişki ancak
İslami eğitim ile sağlanabilir. Araştırmalar televizyonun çocuklar salgıdan
hale getirdiğini göstermekte ve zamanını çalmaktadır. Türk toplum yapısına
uygun programlar olmamaktadır. Aileye düşen çocuklara örnek olmaktır. Belli saatlerde
televizyon kapatılıp, birlikte kitap okunmalıdır.
TEK ÇOCUK VE PROBLEMLERİ:
Araştırmalar tek çocuğun içtimai hayata uyumunda çeşitli
problemlerle karşılaşabileceğini göstermektedir. Müslüman nüfusun artmasından
endişe eden batılılar tek çocuk yapmayı tavsiye etmektedir. Tek çocuğun çoğu
zaman kardeş özlemi çekmesidir. Bu da çocuğun ruh sağlığını olumsuz şekilde
etkilemektedir. Dayak çocuğu terbiye eder mi?: Çocukluk yıllarında dövülen
kişinin içine kapanık ve suç işlemeye temayülle olduğu yapılan araştırmalardan
anlaşılmaktadır. Çocuğa sevgi ve şefkatle yaklaşmalı, dayak en son çare
olmalıdır. Sünnette ise çocuğa dayakla sadece korkutmaya cevaz vermiştir.
Çocuklar Arkadaş Seçiminde Yönlendirilmelidir: Çocuğun sevgi ve güven gibi bazı
ihtiyaçları vardır. Bu ihtiyaçlarını arkadaşları giderir. İyi arkadaş işi
alışkanlıklar kazandırır. Çocuk yeteneklerini arkadaşları ile birlikte iken
ortaya koyar. Çocuğun salih kişiler ile arkadaşlık kurması sağlanmalıdır. Zira
Allah'ın emirlerine muhalif kişilerden uzak tutmalıdır. Çocuk kitapları nasıl
olmalı: Çocuk kitapları yaşına göre ve ilgi çekici olmalı, çocuk kitap okurken
olay ve kahramanları çoğu olumlu yönde etkilemeli. Kahramanlıklar
abartılmamalı, kin ve düşmanlık olmamalı çocuğa olumlu bir mesaj vermelidir. Sigara
zararları ve kurtulma yolları: Tütün bünyesinde insanlar için 400'e yakın
zehirli madde bulunmakta. Dudak dil kanserinden tutun, sinir sisteminin
tahribatına kadar sayısız hastalıklara davetiye çıkarmaktadır. Yapılan
araştırmalarda sigarayı bırakmaya yardımcı ürünlerin yetersiz olduğu
görülmektedir. Buna karşın uzmanlar sigarayı bırakmada güçlü bir irade en
etkili silah olduğu kanısındadırlar.